Yazıların tarihi altında bulunuyor. İçişleri Bakanı, Emniyet Genel Müdürü ve yardırmcılan, çok sayıda il emniyet müdürü bu yazıları okudular. Benim gibi çok sayıda kişi bu konulan yazdı ve uyardı. Hiç bir şey yapılmadığının kanıtı 15 Temmuz isyan girişimidir. Daha sonra emniyetin çeşitli birimlerinde görev yapmış yetkililer, televizyonlarda olanlardan haberleri olmadığını söylüyorlar. Kendilerine biraz utanmayı denemelerini öneriyorum.

Policraticus, siyaset üzerine işlenmiş ilk ortaçağ tezidir. Onu etkileyici kılan şeylerin kurulu çarpık düzenine karşı bir başkaldırı ruhu taşımaktadır. Bunun kanıtı, yapıtın, John`a 1164`te muhtemeler sürgün yolunu açmış olmasıdır. İçeriği yönünden Prenslerin Aynası türüne ait görünse de, aslında içeriği ile bir prensi eğitmenin oldukça ilerisine geçmiştir. Siyasetten hukuka, prensten tirana, devletten uyruklarına, askerlerden papazlara, kutsal kitaptan, bilgeliğe olan geniş içerik bağlamı ile gününün avru

''Türkülerimizi günışığına çıkarmak özveri isteyen meşakkatli bir araştırmadır. Bu çalışmalardan dolayı sevgili kardeşim Erdem ILKAZ'ı kutlar ve başarılarının devamını dilerim.''                                                                                                                                                                                     Ümit BEKİZAĞA                                                                                                                                            

Kadın Polisiyeleri dizisinden nefes kesen bir gerilim romanı daha... ... Şule Şahin'den yine cinayet, yine aşk ve yine psikolojik çözümlemelerle dolu heyecanlı bir kadın polisiyesi... Aldatılan ve intikam almaya yemin eden kadınların sesi bu kitaptan yükseliyor... Sıradan bir kadının, intikam meleği haline gelişinin öyküsü... Hayata ve kadınlara dair her şey... Bir kadının adım adım uyguladığı intikam planları ve kocasına kurduğu tuzaklar... Son satırına kadar elinizden bırakamayacağınız, soluk soluğa okuna

Bu eserde ele aldığımıztemel problemin yedi Ulu Ozan olarak yapılan tasnifin eksikliğine olan itirazdır. Yunus gibi, Kaygusuz gibi, Dertli, Teslim Abdal ve Edip Harabi de Alevi Bektaşi ozan geleneğinin en büyük ustalarının da bu tasnifin dışında tutulmalarının yarattığı rahatsızlıktır. Bu yedi Ulu Ozan hangi kıstasa göre ayrıma tabi tutulmuştur? Eğer şiirlerininiçerisinde Ali sevgisi, Kerbela acısı,Ehlibeyt sevgisinin eserlerinde sıkça tema edilmesi ise de bu ayrımı da gerçeği yansıtmamaktadır.Çünkü Yunus E

Ülkemizde fuarcılık ve fuarlara katılım diğer sektörlerle birlikte turizmde de yeni kullanılmaya başlanan bir pazarlama yöntemidir. Turizm sektöründe faaliyet gösteren işletmelere fuar yönetimi konusunda yol gösterecek rehber kitaplar ya da eğitim programları ihtiyacı karşılayacak içerik ve düzeyde bulunmamaktadır. Bu kitap, fuar yönetimi konusundaki eksikliklerin giderilmesi amacı ile fuarlara katılan işletmelere fuar öncesi, fuar sırasında ve sonrasında yapılması gerekenler konusunda rehber kaynak niteliğ

Mankurtlaşma / MankurtlaştırmaDürüst olmanın değil aldatmanın, aldatana aldanmanın ;Cana can katmanın değil aklı çalmanın,çalana çaldırmanın ;Canan değil,önder değil juan-juan olmanın,Juan'a kul olmanın diğer adı. Romandaki efsaneye göre...Mankurtlardan bir mankurt (kolaman),kendisini bu cendereden kurtarmaya gelen annesini bile (Nayman Ana) tanımamış ve Juan-Juan'ının emriyle, gözünü Nayman Ana son nefesinde ' Adını hatırla adını hatırla...'diye seslenmiş, öldüğünde ruhu bir kuş olup oğlunun üzerinde dolan

Atatürk'ün Muhtarı'na da çocuklarını okutmak yakışırdı. O da bu bölgedeki yoksulluğun ve geriliğin, 'eğitim' ile son bulacağına inanıyordu. cahil insan, hem bilgisizliğin pençesindedir, hem de her türlü olumsuz telkin ve yönlendirmeye açıktır. Dileğim,en kısa zamanda okuyanların miktarının çığ gibi artmasıdır... Tahir Ağa, komutanın oturduğu makam masasına belinden çıkardığı tabancasını koyarak: Ya ben,ya da Üsteğmen deyince,ortalık buz kesti. Komutan: Olur mu Tahir Ağa? Arkadaşlar yanlış yapmışlar, ama köt

Okşuyor yüzünü duygusallığını Tutsak sevgiler kanar içimdeMutluluk veren gözlerin Bir kor gibi yanar içimdeCenneti yaşamalıyım seninleBir sevdayı yaşamak belki deAma en karasından...Yanar akşamın öksüz lambalarıKapanır kapılarÇekilir yalnızlıkBir mil gibi gözlerime

Atila Sar´ın kısa yaşam öyküsü: 1946 yılında Ankara Çankaya´da doğdu. 1958-2017 yıllarında aktivist, üye, yönetici, danışmani ikinci başkan, başkan, genel başkan olarak çeşitli dernek, sendika, vakıf,partilerde görev aldı. 1952-1975 yıllarında yedek subay olarak askerlik görevi dışında kalan sürede Ankara Belediyesinde işçi, mühendis ve hizmet işçileri sendikasında uzman olarak çalıştı. 1980-2005 yıllarında tarımın çeşitli alanlarında, ağırlıklı olarak çevre çalışmalarında kendi şirketi TÜMAPA ile çok sayıd

Diyaliz hastası hastalığa yakalanana kadar akıllara durgunluk verecek birçok sıkıntıyla mücadele etmiştir. Kimisi en yakının kaybetmiştir; kimisi iflas etmiştir; kimisi borç batağına düşmüştür. Geçim sıkıntısı, şiddetli geçimsizlik, aile içi sorunlar, iş sıkıntıları, miras kavgaları ve daha birçok problemler...  İçlerinde büyük iş adamları, önemli yerlerde görev yapmış bürokratlar, üniversite hocaları, valhasıl her kesitten insanlar vardır. Kaldıramamıştır vücudu hayatın ağır yükünü. Düşünce ve stres almışt

11 Eylül 2001 olaylarına kadar uluslararası ilişkiler uzmanları ve dış politika yapıcıları tarafından yeterli ilgiyi görmeyen din, artık uluslararası politikada/dış politikada önemli bir unsur olarak varlığını ortaya koymaktadır. Karar alıcıların dini düşünce ve inançları dış politikayı etkilemektedir. Din, dış politikada meşruiyet kaynağı olarak kullanılmaktadır. Dini çatışmalar ülke sınırlarını aşmakta ve bölgesel/uluslararası sorun haline gelmektedir. Ulus veya devlet kimliği olarak din dış politikayı et