Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 70 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
 %  15
Değirmen
Dışarıda fırtına gittikçe artıyor ve rüzgâr ıslak kamçısını kerpiç duvarlarda gezdiriyordu. Yükselen sular tahta oluklardan taşıyor, haykıra haykıra yerlere dökülüyordu. İçeride taşlar nihayetsiz bir coşkunlukla homurdanıyor; çılgın gibi dönen kayışlar şaklıyor; birbirine geçen tahta çarkların dişleri ağlar gibi gıcırdıyordu. Ve bunların hepsini bastıran deli bir ses kâh yalvarıyor, kâh hiddetle kıvranıyor, susacak gibi olduktan sonra tekrar yükseliyordu. Alacakaranlıkta Atmaca'nın siyah ve parlak gözleri h
42.5 TL. 50 TL.
Tükendi
 %  15
Kağnı - Ses
İhtiyar kadın, iki sıska ve küçük, birer eşek kadar küçük öküzün çektiği kağnının arkasında çıplak ayakları taşlara takılarak; elinde değnek, ağlamaktan kısılmış sesiyle öküzlere bağırmaya çalışarak, yürüyordu. Yaz gecelerinin parlak ay ışığı altında çakalların sesini bastıran bir gıcırtı ile ağır ağır ilerleyen bu kağnı, hiç de bir ölü taşıra benzemiyordu: Öküzler sırtlarına vuran aydınlık altında canlı ve gürbüz; yamalı yorgan ve köhne kağnı fevkalade kıymetli bir madenden yapılmış gibi güzel ve yeni görü
42.5 TL. 50 TL.
Tükendi
Ben hayatta herkese karşı lakaydımdır... Bu bende sevmek hissinin mefkudiyetinden değil çok fazla oluşundandır. Ben sevdiklerimi köpek gibi severim yavrum... Zelilane severim. Şiir, hikaye ve romanlarında, tanımlamakta güçlük çektiğimiz kimi duyguları ustalıkla anlatan; insanı, gücü, zayıflığı ve zaaflarıyla bir bütün olarak kavrayıp ödün vermez bir gerçekçilikle yansıtan Sabahattin Ali, sandığındaki belgeler arasından derlenen hikaye, şiir ve yazılarıyla ilk kez okur önünde!
45 TL.
 %  25
Kuyucaklı Yusuf
Kim bilir... Belki uzak bir günde, büsbütün başka insanlar olarak tekrar karşılaşırız ve belki gülüşerek birbirimize ellerimizi uzatırız... Taşrayı da kenti de gerçekçi bir yaklaşımla okura sunmayı başaran Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan'da modern kent insanının dünyasına çıplak bir gözle bakıyor. Aydın bir kesimle birlikte geleneklerin de çevrelediği bir hayatı yaşayan insanların, insani duyguların ön planda olduğu eserde, 1940'ların insanları sarmalayan buhranıyla karşı karşıyayız. En büyük savaşı içi
90 TL. 120 TL.
Tükendi
 %  25
Kürk Mantolu Madonna
Bana bakmadığına emin olduğum o gözlere saatlerce dalmak arzusu gitgide artmaktaydı. 1940 yılında tefrika halinde yayımlanmaya başlayan Kürk Mantolu Madonna, edebiyatımızın önemli isimlerinden Sabahattin Ali'nin bugün bu denli tanınmasında büyük rol oynayan bir başyapıt. 20. yüzyılın en hisli aşk hikâyelerinden olan eserde, Maria Puder ve Raif Efendi'nin sarsıcı aşkı anlatılırken içinde bulunduğumuz zamandan uzaklaşarak bambaşka bir âleme geçiş yapıyoruz. Babasının isteğiyle Almanya'ya giden Raif Efendi,
67.5 TL. 90 TL.
Tükendi
 %  25
İçimizdeki Şeytan
Kim bilir... Belki uzak bir günde, büsbütün başka insanlar olarak tekrar karşılaşırız ve belki gülüşerek birbirimize ellerimizi uzatırız... Taşrayı da kenti de gerçekçi bir yaklaşımla okura sunmayı başaran Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan'da modern kent insanının dünyasına çıplak bir gözle bakıyor. Aydın bir kesimle birlikte geleneklerin de çevrelediği bir hayatı yaşayan insanların, insani duyguların ön planda olduğu eserde, 1940'ların insanları sarmalayan buhranıyla karşı karşıyayız. En büyük savaşı içi
90 TL. 120 TL.
Tükendi
 %  25
Sırça Köşk
Her an bir şey olması ihtimali içinde, saatlerce, günlerce hiçbir şey olmadan beklemek azapların en korkunçları arasındadır. Sırça Köşk, Sabahattin Ali'nin ölümünden bir yıl önce, 1947 yılında yayımlanır. Romanlarındaki başarısını hikâyelerinde de ustalıkla sergileyen Sabahattin Ali'nin hikâyeler ve masallar şeklinde kurguladığı bu kısa metinlerde yoğun bir toplumsal eleştiri öne çıkar. Kimi kurumlardaki kofluğu ve çürümüşlüğü, samimiyetsiz çıkar ilişkilerini ve çaresiz insanları buluruz Sırça Köşk'te. Ayn
52.5 TL. 70 TL.
Tükendi
Konyadan çıkıp Beyşehire giden yolun başlangıcındaki dik yokuşu tırmanmaya başlayınca, herkes yanındaki ile veya çaprazlama ta öbür baştaki biriyle lafa koyuldu; birkaç kişi yalnız cıgara içip dumanını savuruyordu. Birbiri arkasına dizili tahta sıralarda oturmayıp yarım lira eksiğine en arkada yere çömelen ve kamyonun şiddetle sarsılan bu kısmında ikide birde, başlamak üzere olan uykularından fırlatılan köylüler, cıgara da içmeyerek, boş gözlerle bakışıyorlardı. Tadımlık Değirmen Hiç sen bir su değirmenini
50 TL.
1930`lu yıllarda öyküye taze bir soluk getiren Sabahattin Ali, öykülerinde insanın zavallılığını ve gücünü sarsılmaz bir üslupla, masalsı ve destansı biçimde yansıtmayı başardı. Şiir, hikâye ve roman yazan, çeviriler yapan Ali, tüm eserlerinde insan ruhuna ayna tuttu ve gerçeğe bu aynadan baktı. Türk edebiyatının özgür sesinden yıllara meydan okuyan 16 öykü...
30 TL.
Bir mahpusu dünya ile hiç alakası olmayan bir zindana kapamak ona en büyük iyiliği yapmaktır. Onu en çok yere vuran şey, hürriyetin ele tutulacak kadar yakınında bulunmak, aynı zamanda ondan ne kadar uzak olduğunu bilmektir. On adım ötede en büyük hürriyetler götüren denizi dinlemek ve sonra aradaki kalın kale duvarlarına gözleri dikerek bakmaya, denizi yalnız muhayyilede görmeye mecbur kalmak da azap mıdır?
40 TL.
Toplam 70 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4