Amos Daragon, on iki yaşında, parlak zekalı bir çocuktur. Ulu tanrıça Ak Hatun'un kararıyla, maske taşıyıcısı olarak seçilir. Yeni kuşak maske taşıyıcılarının ilk temsilcisi olan Amos ve ailesinin kaderi, böylece tamamen değişecektir. Amos Daragon'un görevi; iyilik ve kötülük tanrılarının amansız savaşı nedeniyle tehlikeye giren dünyanın dengesini yeniden sağlamaktır. Kendisine verilen maskenin, yeryüzü elementleri üzerindeki denetim gücü ve istediği zaman ayıya dönüşebilen dostu Beorf'un desteği sayesinde,

Romanımızın çocuk kahramanı kendisine kalan küçük bir mirasın peşinde bir dedektif gibi iz sürer. Alman Edebiyatı`nın dev yazarından dev bir eser. Soluk soluğa okuyacaksınız... (Arka Kapak)

Gemici Sinbad maceradan maceraya koşuyor. İnanılması güç bir serüven zinciri. Okurken nefes nefese kalacaksınız... Ortadoğu`nun halk masallarının bir derlemesi... (Arka Kapak)

Ne ailesi vardı ne de bir akrabası... Sahip olduğu tek şey bir kemandı. Müziğiyle insanların ruhlarına indi. Onlara kendini sevdirdi. Ve birçok dost kazandı. Amerikalı yazar Porter bu eserinde sanki kendi iç dünyasını anlatıyor... (Arka Kapak)

Çocuk Kalbi, çocukları geleceğe yani gerçek hayata hazırlamak için yazılmış, minik öykülerden oluşan bir kitaptır. Ailelerin hiç tereddütsüz çocuklarına armağan edebilecekleri bu kitapta, çocuklar; iyiyi, doğruyu, dostluğu, arkadaşlığı ve paylaşmayı öğrenebilecekleri gibi, bu kavramları ta yüreklerinde hissedeceklerdir. Yarınlara emanet edeceğimiz çocuklarımızın yüreklerine, insan sevgisini, yaşadığı çevreye ve topluma dair minicik bir fidan dikebilirsek ileride o ağacın meyvelerini yer, gölgesinde se

Lamba ve içindeki cin, Alaaddin`e neler kazandıracak? Merak ediyorsanız hemen okumaya başlayın. Ortadoğunun en güzel masallarından biri. (Arka Kapak)

Ortalık çok sessizdi. Bu, Tom'un bir şeyler çevirdiğinin işaretiydi. Teyzesi, bu durumdan kuşkulanmaya başladı. Yavaşça koltuğundan kalkıp evin içinde Tom'u aramaya başladı. - Tom!.. - ... - Neredesin Tom? -... - Tom! Nereye gitti bu çocuk? Bilmem ki!.. Tommm!.. Yaşlı kadın önce gözlüklerinin üzerinden bakarak odayı gözden geçirdi. Sonra da altından bakarak etrafı araştırdı...

x

Benim güzel çocuklarım, birazdan sizlere anlatacağım öyküyü bana da dedem anlatmıştı. Dedeme de kendi dedesi anlatmış. Anlayacağınız bu öykü uzun yıllardır, dedelerin torunlarına anlattığı bir öyküdür. Öyküde olanların ne kadarı gerçek ben de bilmiyorum. Sizler şimdi güzelce arkanıza yaslanın ve öyküyü dinlerken kararı kendiniz verin...

Güneşli bir ilkbahar günüydü. İyi kalpli peri ormanda her zamanki gezintisine çıkmıştı. Ormanın her yanında rengarenk çiçekler açmış, ortalığa güzel kokular yayıyorlardı. İyi kalpli peri, ormanın derinliklerinde büyümüş, dünyanın en güzel çiçeğini gördü. Bu çiçek Açelya çiçeği idi. Peri çiçeği koklayıp, güzel kokusunu içine çekti ve sihirli sopasını çiçeğe doğru sapladı...

Çok hoş bir yaz günüydü... Deniz güneşin altında pırıl pırıl parlayarak göz alabildiğine uzanıp gidiyordu. Genç Jim, bir kayanın üstüne oturmuş, dünyanın dört bir yanında denizcilerin yaşadıkları serüvenleri anlatan bir kitabı eline almış, çok uzaklarda, ufuk çizgisinde beliren gemiye bakıyordu. Ah, işte benim olmak istediğim yer orası, diye düşündü genç Jim. Denizci olmayı çok isterdim... Jim, henüz on altı yaşındaydı ve istediklerini gerçekleştirebilmek için çok çalışması gerektirğini biliyordu. Babası

Alice o gün öğle yemeğini yedikten sonra biraz oyun oynamak için bahçeye çıktı. Fakat yalnızdı bu yüzden de canı çok sıkılıyordu. O anda ablasını gördü. Ablası her gün öğlen çay saatine kadar ormanda kalıp kitap okuyardu. Belki onunla gidebilirim diye düşündü. Ablasının yanına koşarak giderek: - Ablacığım, eğer izin verirsen ben de seninle gelebilir miyim? diye sordu. - Elbette, neden olmasın.

Birbirinden güzel oyuncakların satıldığı dükkanda, tam yirmi beş tane kurşun asker vardı. Bütün askerlerin masmavi üniformaları ve şık tüfekleri parıldıyordu. Oyuncakçı amca, kurşun askerlerini özenle yapmak istemiş, ancak elindeki kurşun yetmediğinden yirmi beşinci askerin bir bacağı eksik kalmıştı. Tek bacaklı asker, diğerleri gibi dimdik durmaya çalışıyordu. Akşamüstü, kurşun askerler satın alındı.

Dört kitaptan oluşan Öğrenmeye Başladım dizisi ile çocuklarımızın okul yaşantısına uyum sağlayabilmeleri için gerekli bilgi ve becerilerini geliştirmeyi hedefledik. Zevkle hazırladığımız ve kolaydan zora bol alıştırmalarla desteklediğimiz kitaplarımızın çocuklarımıza yararlı olacağı inancındayız... (Arka Kapak)

Tanıyorsunuz değil mi Ökkeş’i?Ökkeş, saf bir köylü çocuğudur, siz yaşlardadır. Çok ufakken annesini yitirmiş, babası ve babaannesiyle bir arada yaşamaktadır. Ökkeş söz dinler, ama yaptığı her işi de eline yüzüne bulaştırır. Aynı zamanda çok iyi kalplidir Ökkeş. Herkese iyilik etmeyi sever.Ama tek kusuru vardır Ökkeş’in, birazcık saftır...

Fakir bir ailenin çocuğu. Birçok insan tarafından güvenilmeyen, sevilmeyen gizemli bir adam. Dünyanın etrafını dolaşmaya çıkan cesur bir kâşif. Yukarıdakilerin hepsi! Gerçek Magellanı, bu eğlenceli, heyecanlı ve resimli biyografisinde çok daha yakından tanıyın!

-Arkadaşı da acaba kuşlar gibi uçabilir mi diye ona solucan yediren meraklı bir çocuk. -On iki yaşındayken okulu bırakan ve tüm hayatı boyunca işitme zorluğu çeken bir çocuk. -Elektrik ampülünü icat ederek dünyayı değiştiren bir adam Yukarıdakilerin hepsi! Gerçek Edison´u, bu eğlenceli, heyecanlı ve resimli biyografsinde çok daha yakından tanıyın!

Tanıyorsunuz değil mi Ökkeş’i?Ökkeş, saf bir köylü çocuğudur, siz yaşlardadır. Çok ufakken annesini yitirmiş, babası ve babaannesiyle bir arada yaşamaktadır. Ökkeş söz dinler, ama yaptığı her işi de eline yüzüne bulaştırır. Aynı zamanda çok iyi kalplidir Ökkeş. Herkese iyilik etmeyi sever.Ama tek kusuru vardır Ökkeş’in, birazcık saftır...

Bologna Çocuk Kitapları Fuarı, 2004 Yılı New Harizons Avrupa En İyi Çocuk Kitapları Ödülü Sınıf: Anasınıfı, 1, 2 Temalar: Dostluk, sadakat, paylaşım, doğa sevgisi Konu: Ateş böceği geceleyin ormanın karanlığında pırıl pırıl parlıyordu. Onun ışığında salyangoz kitap okuyor, örümcek örgü örüyor, kelebek ise resim yapıyordu.