Bahçıvan Bobi, güzel bir rüyanın ortasındayken burunun gıdıklanmasıyla uyandı. Burnunu kim gıdıklıyordu? Uğurböceği'nden başkası değildi tabi ki. -Uğurböceği nerelerdeydin bugüne kadar? -Sorma Bobi, beş gündür başıma neler geldi neler... Sen de merak ettin mi Uğurböceği'nin başına gelenleri? En iyisi mi Uğurböceği'ni çağıralım da başına neler geldiğini o anlatsın. Uç uç böceğim, Yarın düğün olacak. Annen sana Terlik pabuç alacak. Terliğini giy de gel! Anlat bize başına neler geldi neler.

Kara Kedi ile Kahverengi Köpek, Caddedeler. Çok korkmuşlar arabalardan, Trafik ışıklarına dikkat etmeyi bilmediklerinden. Nerdeyse kafa kafaya çarpışacaklarken, Fark etmişler birbirlerini son anda. Daaat!, Daat! Bir korna sesiyle, Bulmuşlar kendilerini bir binanın içinde. Kıpkırmızı bir halıyla kaplıymış yerler. Kırmızı halının da üzerinde masalar, sandalyeler ve kitaplıklar. Burası da neresiymiş? Şaşkın şaşkın gezinirken, Kara Kedi ile Kahverengi Köpek, Düşüvermiş yere bir kitap. İki şaşkını

Can hasta, Gidemedi okula. Kaldı evde bütün gün. Seyrederken pencereden dışarıyı, Bir civciv gördü, Cik, cik, cik diye tek başına gezinen. Aldığı soluğu civcivin yanında. Civcivle ilgilenirken, Çağırdı annesi eve. Bir civciv tek başına bırakabilir miydi dışarıda? Eve götürse miydi civcivi? Anne, babası ne derdi acaba? Kafası karıştı Can'ın. Bakalım bir çaresi var mı bu işin.

Bir varmış bir yokmuş. Bir Obur Eşek varmış. Adı üstünde, Obur mu obur. Açlıktan midesi kazınmış. Yürümüş, yürümüş, yürümüş... Varmış bir tarlaya, Başlamış ekinleri yemeye. Yemiş, yemiş, yemiş... Başını kaldırınca, Anlamış kaybolduğunu. En iyisi bir bilene, Sormakmış köyün yolunu. Sormuş elma ağacına, Ama yanıtı almak için hiç hali yokmuş. Sormuş erik ağacına, Ama yanıtı almak için hiç yer yokmuş midesinde. Tam kaybolduğunu düşünürken, Duymuş bir fısıltı. Bakalım bulabilecek mi, Bizim Ob

Gelincikler Vadisi'nde Polen adında bir arıcık yaşıyormuş. Polen, kelebek arkadaşlarıyla saklambaç oynamaya bayılıyormuş. Günlerden birgün saklanmak için bir ağacın kovuğundaki minicik delikten içeriye girmiş. Polen, kovuktan içeriye girer girmez delikcik kapanmış. İmdat, kurtarın beni! diye bağıran Polen'in sesini kim duyacak? Polen, kovuktan nasıl kurtulacak acaba?